Bıçak sırtı günlerden geçiyoruz. Süreç 1916, 1918 ve gittikleri gibi geldiler. Yine bir sulta ve yine bir tam bağımsızlıkçılar mücadelesi.
Tam bağımsızlıkçı dedim de daha net anlatayayım.
1919 ruhu.
Yaşatılan ve dayatılan süreç artık demokrasi kılıfına sığmıyor. Demokrasi lafı palavradan ibaret. İktidarda bir adamın sözü, muhalefette bir adamın sözü. Tam bir orta oyunu. Birbirlerinden rol çalıyorlar.
Ustaca hem de çok ustaca.
İktidar zaten Türk’üm demiyor, ona muhalet eden de. Kurgu olabildiğince kendi işleyişinde dönüyor.
Dua Tepe.
26 Ağustos.
Saat 4 suları.
Biz, o sabaha karşı olduğu gibi, bu sefer gözümüzü yurdun dört bir yanına dikmiş, dikkatle bakıyoruz.
Her yerdeler.
Her yerdeler.
Amasya Tamimi orada.
Erzurum ve Sivas Kongresi kararları.
Meclisi Mebusan.
9 Eylül İzmir, gözümüzün önünde.
Neye yarar?
Neye yarar?
Artık duymadığınız bir hitap ile bitireyim sözü.
Türk Ulusu!
Gittikleri gibi geldiler.
Mustafa Kemal gibi düşünmenin zamanı geldi de, geçiyor. Mustafa Kemal olmanın zamanı geldi de, geçiyor.
Parti ve particilik birliğimize ve bütünlüğümüze zarar veriyor.
1919 ruhu ile düşünmekte ve birleşmekte zorunluluk var.
Atatürk ile kalın.
Selam ile…
Cem Ayaz
YAZARA AİT DĞER YAZILAR
- EVRENE BIRAKTIĞIMIZ İMZA…3 Aralık 2020
- O GÜNLER VE BUGÜNLER14 Kasım 2020
- SİREN SESİ KALBİMİZİN SESİ10 Kasım 2020
- SU, AYRAN VE AYDA BEBEK3 Kasım 2020
- DIŞ GÜÇLER7 Ekim 2020