Her yerleşim alanının kendine has özellikleri vardır.
Bu mezra,
Köy,
Belde,
İlçe,
İl,
Ya da büyükşehir olsun özellikleri özeldir.
Bunu da en iyi yerelde yaşayanlar bilir.
Zira dilden dile dolaşarak hem öğrenilir,
Hem söylenir.
Araştırmacılar da gider öğrenir ve yazarak tarihe bir not düşerler.
Ama Büyük Atatürk’ün dediği gibi yaparsa.
Büyük Atatürk şöyle diyor: Tarih yazmak, tarih yapmak kadar önemlidir. Yazan, yapana sadık kalmazsa değişmeyen gerçek, insanlığı şaşırtacak hal alır.
Dostlarımın verdikleri bir görev nedeniyle sanırım 3 ayda bir yönetimimde bir dergi çıkacak.
Bu çalışma 19 Karadeniz ilini kapsayacak.
Elbette ilk adımını emeği geçmiş dost ve büyüklerimle tartışacağım ama o kadar çok konu var ki, günde bir dergi bile çıksa yıllar sürer.
Her ilin farklı bir özelliği var.
Hangisinden başlamak, yani ilk dergide hangi konuyla başlamak gerektiği çok önemli.
Atatürk’ün Samsun’a ayak basışının 100. Yılı olması ki “Kurtuluştan Kuruluşa 100. Yıl Yürüyüşü”nü gerçekleştiren 2 kişiden biriyim.
Zaten 18 Ekim’de Ankara ATO’daki kitap fuarına yetişecek olan bu konudaki kitabım okunduğunda bu farklılıklar görülecektir.
Bu 430 kilometrelik yürüyüşün önemli bir kısmı yukarıda ifade ettiğim 19 iller arasındadır.
Tarihlerini ki sadece onu yazsak bir yıldan fazla sürer.
Kültürlerini mi,
Sanatlarını mı,
Mutfaklarını mı,
Doğasını mı yazarak başlamak gerekir.
Pek yakında bunu belirleyip başlayacağız.
Ama siz değerli okuyucularıma sorsam: Siz olsanız hangisinden başlardınız?
Alaeddin Usta