Suudi Arabistan’ın Mekke kentinde düzenlenen ve 21 Arap ülkesi liderinin katıldığı olağanüstü zirvede İran’ın bölgedeki müdahaleleri kınandı. Irak’ın, bildirgenin şu anki haline itiraz ettiği açıklandı.
Körfez İşbirliği Konseyi’nin (KİK) olağanüstü zirvesinin ardından düzenlenen olağanüstü Arap zirvesinin kapanış bildirgesinde de İran vurgusu yapılırken Arap dünyasının temel meselesi olan Filistin meselesi ikinci planda kaldı. Bildirgede, İran yapımı balistik füzelerin Yemen’den Suudi Arabistan topraklarına atılması, İran’ın, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) adalarını işgal etmesi (Büyük Tunb, Küçük Tunb ve Ebu Musa adaları), Suriye krizine müdahale etmesi ve toprak bütünlüğünü etkilemesi, Bahreyn’in iç işlerine karışması ve oradaki terör örgütlerini desteklemesi kınandı. Bildirgede Filistin konusunda ise önceki Arap zirvesinde alınan kararlara bağlılık vurgusu yapıldı. Arap zirvelerinde genellikle 2002’de Lübnan’ın başkenti Beyrut’taki zirvede kabul edilen Arap Barış Planı’na atıfta bulunuluyor. Söz konusu plan, Arap topraklarındaki İsrail işgalinin son bulmasını, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletinin kurulmasını, Filistinli mülteciler sorununun adil bir şekilde çözülmesini ve buna karşılık İsrail’le normal ilişkiler kurulmasını öngörüyor.
Öte yandan, zirveden çıkan ve İran’ın bölgedeki müdahalelerini kınayan’ sonuç bildirgesine Irak itiraz etti. Kameraların karşısına geçen Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, “Irak, İran’ın diğer ülkelerin işlerine müdahalesini kınayan, Mekke’deki olağanüstü Arap zirvesi tarafından yayınlanan sonuç bildirgesine karşı çıkıyor” dedi. Irak’ın Suudi Arabistan’ın ve Körfez ülkelerinin güvenliğini hedef alan her türlü eylemi kınadığını hatırlatan Gayt, “Bağdat’ın bildirgenin yazılmasına katılmadığını, bildirgenin şu anki haline itiraz ettiğini açıkça belirtmek istiyorum” diye ekledi.