Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yazıkonak’ta Elazığ depreminin birinci yılı dolayısıyla düzenlenen anma ve deprem konutları anahtar teslim töreni öncesi alandaki vatandaşlara otobüs üzerinden hitap etti.Bir yıl önce Elazığ’da hüzün, dert ve gözyaşı olduğunu, binaların depremle yıkıldığını anımsatan Erdoğan, her tarafın yerle yeksan olduğunu belirtti.
Tüm bakanların gece gündüz demediğini, enkaz altında kalan vatandaşların çıkarılmasına gayret ettiklerini anlatan Erdoğan, “Sizler ağlıyordunuz, ‘Acaba benin yavrum çıkacak mı?’ diye bekliyordunuz. Nitekim bunlar içinde ‘Acaba Cumhurbaşkanımız bugün annesini, babasını kaybetmiş bizlere de uğrar mı?’ diye bekleyenler de var. Bunların çok daha iyisini yapacağız diye size söz verdik. Yıkılan bu binalar yapılır ama giden can geri gelmez. Fakat sizler öyle bir imani tavır ortaya koydunuz ki bize güç verdiniz.” diye konuştu.
Deprem anından itibaren devlet olarak tüm imkanlarla vatandaşların yanında yer aldıklarını söyleyen Erdoğan, bir yandan enkaz altında kalan insanları kurtarmaya çalışırken diğer yandan da acil ihtiyaçları karşılayacak mekanizmaları süratle oluşturduklarını ifade etti.
Enkaz kaldırma faaliyetlerinin hemen ardından da evleri yıkılan vatandaşlara yeni konutlar inşa etmek için kolları sıvadıklarını hatırlatan Erdoğan, “Elazığ’da depremin ardından 77 bin bina incelendi ve toplam 4 bin 764 binanın yıkımı gerçekleştirildi. Yapılan değerlendirmeler sonunda Elazığ’da 20 bin ve Malatya’da 6 bin olmak üzere toplam 26 bin yeni konutun inşasına karar verdik.” diye konuştu.
#Canlı: Cumhurbaşkanı Erdoğan #Yazıkonak’ta “#Elazığ Depremi 1. Yıl Dönümü Anma Programı ve Konut Teslim Töreni”nde konuşuyor https://t.co/wzjsMDxwzp
— AA Canlı (@AACanli) January 25, 2021
‘AFETLERİN ZARARLARINI EN AZA İNDİRECEK TEDBİRLERİ ALABİLİRİZW
Afetlerin önüne geçmenin insan iradesini aşan hususlar olduğunu belirten Erdoğan, “Kadim çağlardan beri dünyanın en önemli deprem kuşaklarının üzerinde yer alan bir ülkede yaşıyoruz. Aynı şekilde ülkemizin özellikle Karadeniz tarafı coğrafi yapısı sebebiyle sel ve heyelan felaketlerinin sıkça görüldüğü yerlerin başında geliyor. Tarih boyunca hep olduğu gibi bugün de sık sık depremlerle, sellerle karşılaşıyoruz. Bu afetlerin belki önüne geçemeyiz ama yol açacağı zararları en aza indirecek tedbirleri alabiliriz.” diye konuştu.
‘CUMHURİYET DÖNEMİNDE PLANSIZLIKLAR…’
İmar planlamasından mimariye ve malzeme kalitesine kadar tavizsiz uyguladığı yüksek standartlar sayesinde afetlerin etkilerini en aza indiren pek çok ülke bulunduğunu anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Türkiye özellikle Cumhuriyet dönemindeki plansızlıkların, ihmallerin, rant hırsının neticesi olarak afetlere karşı güvenli bir altyapı kuramamıştır. Tek katlı veya çok katlı ama hepsi de düşük standartlı binalar şehirlerimizi zehirli bir sarmaşık gibi istila etmiştir. Köylerimizde insanlarımızın hiçbir destek almadan kendi imkanlarıyla yaptıkları evler de afetlere karşı gereken donanıma sahip değildir. Netice itibarıyla ülkemizin yapı stokunun önemli bir bölümü depreme dayanıksız olarak inşa edilmiştir. Marmara depreminin ardından bu gerçek tüm çıplaklığıyla kendini göstermiştir. Bu depremin ardından yapılan hukuki düzenlemelerin fiili uygulama haline dönüşmesi de kolay olmamıştır.”
Erdoğan, sık sık ciddi can ve mal kayıplarına yol açan yeni depremlerin yaşandığını hatırlatarak,
Elazığ, Malatya, İzmir, Van, Ağrı, Erzurum ve Bingöl depremlerini unutmadıklarını söyledi.
‘DÖNÜŞÜM KOLAY DEĞİL’
Bilim insanlarının Türkiye’nin üzerinde bulunduğu fay hatlarındaki hareketleri inceleyerek yeni ve daha büyük depremlere hazırlıklı olunması hususunda sık sık ikazlarda bulunduğunu dile getiren Erdoğan, “Tabi bu hazırlığın bir boyutunu yeni yapılan binaların kontrolü, diğer boyutunu ise mevcut yapı stokunun dönüştürülmesi oluşturuyor. Milyonlarca yapının dönüşümünün böyle kolay olmadığını sanıyorum vicdan ve izan sahibi herkes kabul edecektir. Karşımızda her şeyi bir kenara bırakıp Türkiye’nin tüm mali gücünü bu alana sarf etsek bile yıllarca bitmeyecek bir iş yükü bulunuyor. Elbette işin büyüklüğü bizi harekete geçmekten alıkoymadı. Belirlediğimiz öncelikler çerçevesinde var gücümüzle çalışıyoruz.” diye konuştu.
Erdoğan, afetlere hazırlığın yanında Türkiye’nin şehirleşme kalitesini yükseltmeyi de önemsediklerini vurgulayarak, “Bu amaçla artık yeni projelerimizin tamamını yatay mimari stratejisiyle hazırlıyoruz. Elazığ ve Malatya’daki deprem konutlarımız bu yaklaşımla inşa edilmiştir. Bundan dolayı Çevre ve Şehircilik Bakanıma özellikle teşekkür ediyorum. İnşallah bundan sonra tüm projeleri de aynı anlayışla hayata geçireceğiz. Dikey mimari, hele hele böyle deprem bölgesinde bizim için bir intihardır.”
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın dua etmesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, konutlara yerleşen ev sahipleriyle canlı bağlantıyla konuştu.