New York’taki BM Genel Kurulu’nda konuşan ABD Başkanı Trump, Çin ve İran’a karşı sert mesajlar verdi. Ticaret savaşının devam edeceğini belirten Trump, “Çin verdiği sözleri tutmadı, adil ticaret istiyoruz” ifadelerini kullandı. İran’ın nükleer programıyla ilgili de konuşan Trump, “İran’ın nükleer silaha sahip olmasına izin veremeyiz. Tahran yönetimine yaptırımları şiddetlendireceğiz” vurgusunu yaptı.
ABD Başkanı Donald Trump, BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “İran böyle davrandıkça yaptırımlar gevşetilmeyecek, aksine daha da sıkılaştırılacaktır.” dedi.
Trump, Afganistan için dağılan müzakere masasıyla ilgili “Afganistan’da Taliban saldırılarına devam ediyor ancak müttefiklerimizle birlikte barış için çalışmayı asla bırakmayacağız” diye konuştu.
“Geçmişte bizimle tanışanlar gibi, gerçekten bizim dönemizde de çok fazla mücadele ve net seçenekler var. Bütün ayrım tarih boyunca olduğu gibi devam ediyor ve net bir şekilde harekete geçmemiz gerekiyor.
Benim ülkem halkın iradesini ve özgürlüğünü her şeyin üstünde tutan bir ülkedir. ABD 2.5 trilyon dolar harcamış ve ordusunu yenilemiştir. Açık ara dünyanın en güçlü ülkesidir. Amerikalılar şunu bilir. Diğerlerinin zafer peşinde koştuğu bir dünyada ülkemiz güçlü olmalıdır. Sevgili ülkem gibi bu salondaki tüm ülkeler gibi köklü geleneklere sahiptir. Özgür dünya ulusal temellerini kucaklamalıdır. Her tarafta çevremize baktığımız zaman, bu muazzam ve güzel gezegende gerçeği görmek çok basit. Özgürlük istiyorsanız ülkenizle gurur duyun, barış istiyorsanız ülkenizi sevin. Bilge liderler her zaman kendi ülkelerinin iyiliğini ön planda tutmuşlardır. Gelecek küreselcilerin değil, vatanseverlerin olacaktır.
Biz ABD olarak son derece heyecan verici bir ulusal yenilenme programına başlamış bulunuyoruz. Gelişme yanlısı ekonomi politikalarımız sayesinde son 50 yılın en iyi rakamlarına ulaşmış durumdayız. İşsizlik oranları Amerikan tarihinin en düşük seviyesindedir. Şu anda dünyanın en büyük enerji üreticisi durumundayım. Hiç kimsenin karşı koyamayacağı bir güç ortaya koyarken, tüm ortaklarımız ABD’nin üstlendiği yükün kendi üzerlerine düşen kısmını taşımak zorundadır.