Bilgen’in partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamalardan istifa ettirilen belediye başkanlarıyla ilgili olan kısım şöyle: Son günlerdeki görevden almalar bir korkunun ifadesi.
Bilgen’in partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamalardan istifa ettirilen belediye başkanlarıyla ilgili olan kısım şöyle:
Son günlerdeki görevden almalar bir korkunun ifadesi. 1 Kasım seçimleri sonrasında bu ülkede başbakan görevden alındı, Diyanet İşleri Başkanı görevden alındı. Bütün bunlar olurken galiba belediye başkanları sıranın kendilerine geleceğini hiç sanmıyorlardı. Öyle ya, sıranın kendilerine geleceğinin farkında olsalardı o gün de, bugün mırın kırın ettikleri kadar itiraz sesi yükseltirlerdi. Ama ne yazık ki bu ülkede politikanın, mağdurların pozisyonunu değiştireceğine dair izan son derece geri.
‘GÖKÇEK, İSTİFA TELKİNİ YAPILAN GÖRÜŞMEDEN SONRA ‘MÜZE GÖRÜŞTÜK’ DİYOR’
Bakın belediye başkanlarının sarf ettikleri sözlere. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, kendisine istifa telkini yapılan görüşmeden çıktıktan sonra müzeyi görüştük diyor. Müzeyi gördü Türkiye. Aslında siyasette müzelik hale gelen anlayışı gördü Türkiye. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adam yerine konma tartışması açtı. Bir başka belediye başkanı televizyon ekranlarında ağlaya ağlaya, ailesine yönelik tehditlerden söz ederek görevi bırakacağını söyledi. Eğer belediye başkanlığının itibarı sınıf başkanlığı kadar kalmamışsa o ülkenin demokrasisiyle ilgili ciddi bir yüzleşme gerekir.
‘BELEDİYE BAŞKANLARI İLK DEFA GÖREVDEN ALINMIYOR’
Sadece iktidar değil muhalefet de ciddi bir yüzleşme ortaya koymalıdır. Sanki Türkiye’deki ilk defa belediye başkanları tepeden alınıyormuş gibi tepki koyuyorlar. Elbette iktidar partisinin belediye başkanlarının görevden alınmasına tepki koymaları takdir edilesi. Ama bir başka partinin onlarca belediye başkanı görevden alındı. O zaman ilkeler neredeydi diye sormazlar mı? Bu ülkede kaç belediye başkanının cezaevinde olduğunu bilmiyorlar mı? Peki, bu durumda iktidar kadar muhalefetin de bir takım hassasiyetler adına verdiği gizli desteğin farkında değiller mi? Elbette biz hiçbir seçilmişin yargı sopasıyla terbiye edilmeye çalışılmasını doğru bulmuyoruz.
Parlamentohaber.com | Korku yok!