Türkiye’nin Rusya ile S-400 hava savunma sistemlerinin sevkiyatı ile ilgili imzaladığı anlaşma, ABD’de memnuniyetsizliğe neden oldu.
Türkiye’nin Rusya ile S-400 hava savunma sistemlerinin sevkiyatı ile ilgili imzaladığı anlaşma, ABD’de memnuniyetsizliğe neden oldu. Pentagonun bu konuda gösterdiği tepkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan yanıt gecikmedi. Erdoğan, “S-400 anlaşması yaptık diye çılgına döndüler. Ne olacaktı? Sizi mi bekleyeceğiz. Biz de bütün güvenlik noktasında tedbirlerimizi alıyoruz ve alacağız” ifadelerini kullandı.
‘ANKARA’NIN İSTEDİĞİ TEK ŞEY, NATO’DAKİ ‘ÖZEL OLMA’ STATÜSÜNÜ KORUMAK’
Rusya Plehanov Ekonomi Üniversitesi öğretim üyesi Aleksandr Perenciyev, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD’ye yönelttiği sert açıklamaları ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Perenciyev, “Ankara’nın istediği tek şey, NATO’daki ‘özel olma’ statüsünü korumak. Bu durum hem siyasi, hem de ekonomik düzlemde öne çıkıyor. Örneğin Türkiye, ABD’nin her ne kadar hoşuna gitmese de Rusya’nın ‘Türk Akımı’ projesinde yer alıyor” ifadelerini kullandı.
Türkiye yönetimi ve ordusu uzun süredir ulusal hava savunma sisteminin modernizasyonu konusunda çalışıyor. 2013’te Türkiye’nin uzun menzilli hava ve füze savunma sistemlerinin satışı ile ilgili düzenlediği İhaleyi Çin’in savunma şirketi CPMIEC kazanmış, ancak 2015’in kasımında Türkiye, uzun menzilli hava ve füze savunma sisteminin yerli imkânlarla geliştirilmesi çalışmalarına ağırlık verilmesi ve bu çerçevede mevcut projenin iptal edilmesine karar verildiğini açıklamıştı.
Rusya Stratejik Konjonktür Merkezi Direktörü İvan Konovalov, bu konuda yaptığı açıklamada, “Ankara NATO’nun etkisi altında Çin yapımı füze savunma sistemleri ile ilgili anlaşmayı iptal etmek zorunda kaldı” diye konuştu.
‘ABD TÜRKİYE’YE PATRİOT ÖNERECEKTİ FAKAT BU ANKARA İÇİN RİSKLİ’
Aleksandr Perenciyev, Türkiye’nin siyasi motiflerle ABD’nin hava savunma sistemleri ile ilgilenmediğini söyledi. Rus uzman, “Muhtemelen ABD Türkiye’ye Patriot sistemlerini satın almasını önerecekti, fakat bu Ankara için bazı riskler oluşturuyor. Zira sistemler sevk edildikten sonra bakım da gerektirecek. Silahların satışı aynı zamanda bir ülkeyi, ülkenin savunma ve siyasi alanlarını etkileme mekanizması” ifadelerini kullandı.
Türkiye geçtiğimiz temmuzda Fransız-İtalyan girişimi Eurosam ile ortak bir füze savunma sistemi geliştirmeye hazır olduğunu açıklamıştı. Savunma Bakanı Fikri Işık, Türkiye’nin ulusal hava ve füze savunma sistemini kurarken Rusya, İtalya ve Fransa ile işbirliği yapmaya hazır olduğunu açıklamıştı.
Perenciyev, “Elbette ki S-400 sistemleri Türkiye’ye bir parça ABD’den bağımsız olma durumu kazandıracak. Genel olarak silah sevkiyatlarının çeşitlendirilmesi, yaygın olarak kullanılan bir yöntem, tüm ülkeler bunu yapıyor” diye konuştu.
Alman N24 televizyonu, ‘Rus füzelerinin Ankara’yı NATO’dan doğrudan kopardığını’ ileri sürdü. Alman medya mensuplarına göre Türkiye’nin Rus yapımı hava savunma sistemlerini alma kararında hem siyasi, hem de askeri-teknik nedenlerin etkili olduğunu savundu.
‘ABD’NİN SURİYE’DEKİ KÜRTLERİ DESTEKLEMESİ, TÜRKİYE’NİN KARARINI ETKİLEDİ’
N24, Türkiye’nin 15 Temmuz’da yaşanan başarısız darbe girişiminden sonra NATO’ya üye birçok ülkenin kendisiyle askeri ve askeri-teknik işbirliğini askıya almasından öfkelendiğini, ABD’nin Suriye’deki Kürtleri desteklemesinin ve Rus yapımı S-400’lerin teknik olarak ABD menşeili benzer sistemlerden üstün olmasının Türkiye’nin kararını etkilediğini belirtti.
Bu konuyu yorumlayan İvan Konovalov, “Erdoğan’ın NATO ve Avrupa Birliği’nin (AB) yönetiminden hayal kırıklığına uğradığı ortada. NATO’nun Ankara’nın çıkarlarını birçok kez tamamen es geçtiği görüldü. Bu kontratın siyasi motifleri var, zira özellikle şimdi, askeri-teknik işbirliği, çok önemli bir siyasi etki aracı olma yolunda” diye konuştu.
Öte yandan Aleksandr Perenciyev, S-400’lerin satışının Türkiye’nin NATO’dan çıkmasına neden olacağına dair tahminlerin mesnetsiz olduğunu belirtti. Rus uzman, şöyle konuştu: “Rusya uzun süredir NATO ülkelerine silah satışı yapıyor. Örneğin Polonya helikopterlerimizi satın alıyordu, fakat hiç kimse bunun Varşova’yı NATO’dan kopardığını söylemiyordu. Türkiye, Moskova ile karşılıklı yarara dayalı ilişkilerini devam edecek olsa da NATO’yu terk etme niyetinde değil.”