'FETÖ'nün 'medya yapılanması' davasında Atilla Taş, Murat Aksoy ve Davut Aydın'a tahliye

Duruşma 4 Aralık Pazartesi gününe ertelendi

'FETÖ'nün 'medya yapılanması' davasında Atilla Taş, Murat Aksoy ve Davut Aydın'a tahliye
Yayınlama: 24.10.2017
13
A+
A-

'FETÖ' medya yapılanmasında yer aldıkları iddiasıyla 23'ü tutuklu 29 kişinin yargılandığı davada mahkeme, şarkıcı Atilla Taş, gazeteci Murat Aksoy ile öğretmen Davut Aydın'ın tahliyesine karar verdi.Taş, Aksoy, Aydın 3 Eylül 2016'dan bu yana tutuklu bulunuyordu.

Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada 23'ü tutuklu 26 sanık hazır bulundu. Mahkeme başkanı ilgili kurumlardan istenen bazı raporların dava dosyasına ulaştığını açıkladı.

Bank Asya hesapları

Sanıkların Bank Asya'da hesabının bulunup bulunmadığı, var olan hesaplarda örgüt talimatı sonrasında şüpheli bir durumun olup olmadığına ilişkin bilgilerin yer aldığı raporda, aralarında Atilla Taş'ın da bulunduğu 6 sanığın Bank Asya'da hesabının bulunmadığı kaydedildi. Tutuklu 4 sanığın ise Bank Asya'daki hesaplarının şüpheli olduğu, diğer sanıkların ise bankada hesabının bulunduğu ancak hayatın olağan akışına aykırı bir hareketin söz konusu olmadığı belirtildi.

"Binlerce kez ByLock görüşmesi" iddiası

Daha sonra 6 kişinin ByLock kayıdının olduğu yönünde gelen yazı okundu. Yazı içeriğinde sanıklardan Ufuk Şanlı'nın 3 bin, Davut Aydın'ın 3 bin 91, Seyit Kılıç'ın 3 bin 541, Bülent Ceyhan'ın 5 bin 227, Mutlu Çölgeçen'in 20 bin 668, Oğuz Usluer'in 20 bin 119  görüşme kaydının bulunduğu bilgisine yer verildi.

3 kişi tahliye edildi, duruşma 4 Aralık'a ertelendi

Daha sonra sanıkların savunmalarına geçildi. Sanık ve avukatları suçlamaları reddederek tahliye talebinde bulundu. Avukatların ardından görüşünü açıklayan duruşma savcısı, Atilla Taş ve Murat Aksoy'un tahliyesini talep etti.

Mahkeme heyeti verdiği kısa aranın ardından şarkıcı Atilla Taş, gazeteci Murat Aksoy ile öğretmen Davut Aydın'ın tahliyesine karar verdi. Davut Aydın’ın sağlık problemleri nedeniyle tahliye edildiği belirtildi. Duruşma, 4 Aralık'a erteledi.  

İşte gün boyu davada yaşananlar:

11:40 Medya yapılanması davası sanıklar Silivri'den  getirildi ve duruşma başladı.

Sanıkların çoğunda Bank Asya hesabı yok

11:50- Hakim sanıkların bank Asya hesapları raporunu okudu.Sanıkların Bank Asya'da hesabının bulunup bulunmadığı, var olan hesaplarda örgüt talimatı sonrasında şüpheli bir durumun olup olmadığına ilişkin bilgilerin yer aldığı raporda, aralarında Atilla Taş'ın da bulunduğu 6 sanığın Bank Asya'da hesabının bulunmadığı kaydedildi. Tutuklu 4 sanığın ise Bank Asya'daki hesaplarının şüpheli olduğu, diğer sanıkların ise bankada hesabının bulunduğu ancak hayatın olağan akışına aykırı bir hareketin söz konusu olmadığı belirtildi.

3 sanık paralarını daha düşük faiz vermesine rağmen Bank Asya'da tutmuş

3 kişinin hesabında araştırılmaya muhtaç hareket gözlendiği başka bankalar daha yüksek faiz verdiği halde parasını bank Asya'da tutmasının manidar olduğu gözlendi.

ByLock görüşmeleri

Ardından  By- Lock raporları okundu. Daha sonra 6 kişinin Bylock kaydının olduğu yönünde gelen yazı okundu. Yazı içeriğinde sanıklardan Ufuk Şanlı'nın 3 bin, Davut Aydın'ın 3 bin 91, Seyit Kılıç'ın 3 bin 541, Bülent Ceyhan'ın 5 bin 227, Mutlu Çölgeçen'in 20 bin 668, Oğuz Usluer'in 20 bin 119 görüşme kaydının bulunduğu bilgisine yer verildi.

 12:00- Abdullah kılıç savunma yapıyor

"Kızımın Okul Müdürü taksitleri Bank Asya'dan yatırın dediği için"

"Okul müdürü, kızımın okul taksitlerini Bank Asya'dan ödeyeceksiniz deyince Tekstil Bank'taki 42 bin dolar hesabımı bozup 7 binini Bankasya'ya yatırmak zorunda kaldım."

Abdullah Kılıç da FETÖ aleyhinde yaptığı haberleri hatırlattı. Kılıç mahkemede yaptığı haberlerden örnekler verdi. "Sizin vicdanınıza sığınıyorum. Tahliyemi talep ediyorum" dedi.

12:30- Ahmet Memiş savunma için söz aldı

12:43- Atilla Taş savunmasına başladı

"Günah keçisi bir ben miyim?"

"Atilla Taş ile terör olsa olsa espriyle ancak yan yana gelebilir. Atilla Taş ne yapmış? Bir tweet atmış, bir gazetede yazmış, o gazetede yazmak suçmuş. Bu gazetede yazan bir tek ben miyim? Bu gazetenin Ankara temsilcisi savcılıktan elini kolunu sallayarak giderken, diğer yazarlara soruşturma dahi açılmazken, kimisi kaçmışken, günah keçisi bir ben miyim? Amcası olan, dayısı olan, ByLOck'u olan, kayınpederi olan kuş gibi uçarken Atilla Taş 14 aydır neden hapis yatıyor?"

"Mizah ve eleştirinin dozunu biraz abarttı diye insan hapse atılır mı?"

"Bana şöyle dense amenna.. Arkadaş sen takipçilerinin gazıyla eleştiriyi abarttın, mizah yaptın eyvallah. İyi de insan bunun için hapse mi atılır? Beni sosyal medyadan birazcık takip eden de gazetede yazmadan önce de yıllardır biraz muhalif olduğumu bilir zaten. Ben hiç bir zaman dramatik bir dönüş yaşamadım. Profilim orada. Açıp bakabilirsiniz. Birileri sonradan benim durduğum noktaya gelmiş olabilir. Ama ben her zaman muhalif çizgideydim."

"Ben bu insanları tanıdığımda hepsi özgür ve yasal insanlardı"

"Geriye başka ne kalıyor; ben bu gazetede çalışanlarla başka birileriyle görüşmüşüm. Ben bu insanları gazeteci olarak tanıdım. Tanıdığımda özgür insanlardı. Yazdığım gazete yasal şartlarda çıkıyordu. Kimsenin hakkında bir soruşturma dahi yoktu. Herhangi birisinin bırakın terör örgütü üyesi olmayı, haklarında en küçük bir soruşturma dahi olduğunu bilsem mahallesine dahi uğramazdım.

13:30: Duruşmaya 1 saat ara verildi.

Öğleden sonraki bölümde sanıklara veavukatlarına söz verildi.

Cuma Ulus'un avukatı: Makeme heyetinin ve savcının iş güvenliği için müvekkilim için tahliye talep etmiyorum.

Davut Aydın: 40 kiloyum, kendime bakacak durumda değilim ama 35 kişilik koğuşun işlerine katılmak zorundayım.raporlara rağmen içerideyim.ileri derecede skolyoz hastasıyım,bir adım sonrası felç.Benim karartacağım bir delil yok,her şeyim elinizde.Tahliyemi istiyorum.

Emre Soylu: Beraatimi talep ediyorum. Aynı zamanda el konulan kravatımı ve BJK tshirtümün iade edilmesini istiyorum.

Gökçe Fırat: FETÖ hakkında en çok yazı yazmış,banka,bylock vs. hiçbir ilişkisi olmayan birini nasıl tutuyorsunuz?

Habib Güler: Ben örgüt nedir bilmem, attığım  iki twit… Ben sadece bir muhabirim.

Halil İbrahim Balta: MİT tırlarıyla ilgili twitlerim olduğu iddi ediliyor, benim böyle bir twitim yok! Ben emlak muhabiriyim. Adres defterimdeki tüm şirketler iddianamede bağlantı olarak görülüyor.

Murat Aksoy: Hayatım boyunca elime silah almadım. Hiçbir örgüt toplantısına katılmadım. Seküler bir aileden geliyorum. Yazdığım 1000'in üzerindeki yazıya açılmış tek bir dava yok. 14.5 aydır tutukluyum. Benim tek silahım kalemim, klavyem. Bir de tutamadığım dilim.

Oğuz Usluer, Aziz Nesin'in "Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz" kitabını hatırlatarak, "Yaşar yaşadığını ispat etmeye çalışır. Benim davam da Aziz Nesinlik oldu. Bylock iddiasında bulunuldu, sonra gerek kalmadı. Devlet 'Bylock' yok dedi. Şimdi yine 'Bylock' iddiasında bulunuluyor. Yaşar Yaşamaz'dan daha beter hale geldim." ifadelerini kullandı. Usluer savunmasını şöyle sürdürdü: 5 tanık geldi. 5'i de benim hakkımdaki suçlamaları geri aldı.

19:30 – Savcı, Murat Aksoy ve Atilla Taş'ın tahliyesini talep etti.

Parlamentohaber.com | Korku yok!

Türkiye'nin siyaset, medya ve gerçekçi haberlerinin yer aldığı haber portalı